İrfan Erdoğan
Müjde İnstagram açıldı.İnstagramın uluslararası yöneticilerine "geçmiş olsun" demeyelim: Soygun ve vurgunda ortaklık ilişkileri her yerde sizin istediğiniz biçimde yürümez ve yürümeyecek, ta ki dünyadaki kapitalistlerin ve kapitalistimsilerin devletlerinin siyasal sistemini kapitalistlerin bizzat kendileri, Amerikada olduğu gibi, yönetinceye kadar (o zaman, sorun kapitalistlerden "hak etmeden, baskıyla, tehditle, engellemeyle ve şantajla avanta koparanlar" sorunu olmaktan çıkar ve kapitalistler arası sorun olur).
Uluslararası bir şirket için çalışan birinin çok seneler önce dediğini hatırlıyorum: Bıktık, adamlar durmadan avanta ve rüşvet almak için fırsatlar yaratıyorlar. Rüşvet miktarını da durmadan artıyorlar. Ben de "uluslararası şirketler dünyadaki devletleri her olası bağlamda ele geçirinceye kadar senin patronların kesenin ağzını açmak zorundalar" gibi bir yanıt vermiştim. İsteyerek (örneğin bir eli halkın bir eli de kapitalistin cebinde olan bazı sendika yöneticilerini kontrol etmek için) veya istemeyerek (kapitalistlerin normalleştirilmiş, rutin soygun işlerini yürütmesine taş koyan bir türlü doyuramadıkları siyasetçileri ve kamu kurumlarında üst kademede çalışanları "parayla memnun etmek" için avanta ve rüşvet verenler, "rüşvetin kaydını" tutarlar. Bununla da kalmazlar, kapitalist sınıf 1001 yolla yürüttüğü meşrulaştırılmış gaps ile elde ettiği zenginliklerden, "hak etmedikleri bir parçayı alanların" yarattığı koşulları ortadan kaldırmak için ellerinden gelen her şeyi yaparlar. Örneğin trafik polislerinin rüşvet almasını tüm dünyada "elektronik kayıt ve kontrol" yoluyla önlediler (Böylece, büyük hırsızların payı, sayısı çok olan küçük hırsızlar engellenerek, artırılır; bu "artırma" işi de, yolsuzlukları engelleme gibi uydurularla açıklandıp propaganda yapılır. Biz de "bak gördün mü, hırsızlığı, rüşveti, haksız kazancı, dilenciliği, seyyar satıcılığı, keraneleri falan durdurdular deyip alkışlarız.) Taksi şoförlerinin ve AVMlerdeki restoranların günlük kazandıklarının miktarını saklamalarını engellemek için, para ile peşin ödemeyi ortadan kaldırırlar ve onun yerine "maliyeye o an elektronik kayıt yapan kart ödemesini" getirirler (Henüz Türkiyede yok; Çinde var --paramla sadece orada gördüğüm sevdiğim bir Çin yemeğini yiyemedim).
Müjde İnstagram açıldı. İnstagramda gerçeklerden kaçmak için avunanlara, kendini değerli hissedenlere, "hiç bir şey" olmadıkları için, "bir şey olmak için ("şey" olmak= "fenomen" olmak için) akla gelebilecek veya zor gelebilecek şeyler yapanlara, reklamla para kazananlara, onu bunu dolandıranlara faydalı olmaya devam edecek.
İnstagram ile ilgili tartışmaların hepsi "iletişim özgürlüğü ve "sansür" çerçevesi içinde sunuldu. Gündem yönetimi -insanların ilgilerini kendi yaşadıkları koşullar üzerinde düşünmesini engellemek için başka şeylere çekme - üzerinde duruldu. Bunlar doğru. Ama bilerek ve bilmeyerek asıl konu/amaç üzerinde kimse durmadı: uluslararası Şirketler ve devlet yöneticileri arasındaki çıkar ilişkisinde, meşrulaştırılmış yollar (yasalar) kullanılarak, asla söylenmeyen farklı çıkarların gerçekleştirilmesi. Bunun üzerinde neden durulmadığını medya habercilerine, medyada boy gösteren azı çok değerli ve çoğu çok değersiz "uzmanlara" ve bölücüler, hainler ve terörist seviciler gibi sözlerle saldırıda bulunmayan düşmanca duygularla gözü dönmemiş siyasetçilere sormak gerekir. Kanıtlanamayacak iddia veya tahmin olduğu düşüncesi olabilir mi? Doğrudan kanıt olmasa bile, uzak ve yakın tarihte bu tür güçler arası ilişkilerin gerisinde daima maddi çıkarların yattığı ve bu çıkar ilişkisinde hem meşru, hem meşrulaştırılmış hem de meşru olmayan yolların ve amaçların çeşitli derecede var olduğu zaten bilinir (Bazı ülkelerde bu apaçıktır). Şirketlerin çözüm için meşru olmayan yollara başvurdukları ve/veya bu tür meşrulaştırılmış ve meşru olmayan yollarla baskı altında bırakılarak açık (ceza ödemek gibi) ve gizli maddi ödünler vermek zorunda kalmaları da ender olmayan birşeydir.